8 Şubat 2012 Çarşamba

Her Erkeğe İkinci El Kadın (İkinci?)


Yaşa başa bakmaz geçmiş, iki günlük bebeğin bile, bir günlük geçmişi var. Bugünü yaşamak, geleceğe yürümek istiyorsak, geçmişi olduğu gibi kabul etmeliyiz. Geri alınamaz ne yaparsak yapalım. Ona nasıl baktığımız önemlidir, hem bugünümüz, hem geleceğimiz için. Ne kadar değer verirsek, o kadar yüceltir bizi, ne kadar beğenmezsek, o kadar batırır. Çünkü o geçmiş, bizim geçmişimizdir, mutlaka katkımız vardır şekillenmesinde. Ve omzumuzdaki yük değil, ayağımızın altındaki basamak olmalıdır…

Bilindik şeyleri tekrar tekrar yazıp çizmek anlamsız, biliyorum, ama tanıdık bir cümleyle girerseniz konuya, kimse yabancılık çekmiyor, korkmadan gidiyorlar sonuna kadar. Buradaki bilindik, herkesin bir geçmişi olduğu.

Sadece senin benim değil, herkesin. Karşımıza çıkan çıkmayan herkesin bir geçmişi var. Nasıl ki kendimizinkini değiştiremiyoruz, karşımızdakinin geçmişini de olduğu gibi kabul etmeyi öğrenmek zorundayız hepimiz. Karşımızdaki de değil aslında, yanımızdaki!

Hiç kıskandın mı yanındakini geçmişinden? Hiç kıskanıldın mı ya da?
Birlikte tatile çıktığınızda, eski sevgilileriyle de o otelde kaldığını düşünüp günlerini zehir ettin mi hem kendine hem yanındakine? Evinde başbaşa otururken, o koltukta başkalarıyla da romantik saatler geçirdiğini düşünüp, huzursuz oldun mu? Üşüdüğünde verdiği ve onun bedeni olmayan kazağı senden önce kimlerin giymiş olabileceğini kurup kurup, tir tir titredin mi? Şarap içtiğin kadehe senden önce hangi dudakların değdiğini merak edip şişeyi kafana diktin mi?

Bir daha adımını atmasın diye, o oteli yerle bir etmek istedin mi, ya da o evden taşınmasını? Kazaklarını, bardaklarını, çekmecelerinde dantelli neyi var, neyi yoksa atmasını istedin mi?

Yakıp yıkmak istiyorsun herşeyi, öyle mi? Geçmişini çağrıştıracak ne varsa yok edip, yerlerine yenilerini koymak istiyorsun, seninle dolu olanları... Tabak çanakta kalıyorsun ama, daha derinlere inmiyorsun! İnsen de kendine saklıyorsun.

Geçiyor aklından, biliyorum, ama itiraf etmiyorsun. Yapabileceğin hiçbir şey yok çünkü. O yüzden esas olanı geçip, nesnelere odaklanıyorsun! Saçma sapan ayrıntılarla, karşındakini suçlayıp, kırıyorsun! Hayatı cehenneme çeviriyorsun ikiniz için de. Yerden yere vuruyorsun sevdiğin kadını, yorulmak bilmeden aşağılıyorsun!

2-3 cümle sonra bana ana avrat küfredeceksen, şimdiden vedalaşalım. Çünkü aklına getirmek istemediğin, ama aklından hiç çıkmayan şeyleri dile getireceğim şimdi inadına, damarına basacağım!

Sana da aynı aşk dolu gözler bakıyor, aynı eller dokunuyor! Seni de onu öptüğü dudaklarla öpüyor! Senin yanında hızlanan kalp de aynı, heyecanlanan beden de! Onun için açtığı bacaklarını senin için de açıyor! Ve sen böyle davranmaya devam edersen bugün yarın başkalarına da açacak!


********************************************************************************
Bu yazıyı beğendiyseniz
Değişirken

1 yorum:

  1. bunu yazan aklıGıt insanları daha fazla stress'e ve sıkıntıya sokuyorsun zaten mutsuzlar bi de sen aptal yazınla üzüyorsun. Hemen kaldır şunu!

    YanıtlaSil