16 Ekim 2012 Salı

Başı Ağrıyan Erkek Olunca




Bir taraf halinden memnunken, diğeri eşit olacağım diye bir tarafını yırtarsa, gün gelir, o diğer taraf zıvanadan çıkar, başladığı yere döner eşitlik, yine yalan olur.

Sesi çıkmayan taraf malum, erkeklerin eşitlik gibi bir derdi olmadı hiçbir zaman. Kadınlar ise, bağıra çağıra, çeke çekiştire isteyip durdular çok lazım gibi.

Muğlak bir kavram aslında, saçma biraz üstelik. Kastedilen hak eşitliğiyken, daha doğrusu olmalıyken, kadınların bunu, her alanda eşitlik olarak algılamaları da, tuz biber üstüne!

“Ne var? Onlar yaparsa biz de yaparız!”
Bok yaparız!

Biz onlar gibi araba kullanamayız mesela, motosiklet hiç kullanamayız. Kullanırız kullanmasına ama, onlar gibi olmaz. Çocukken başlıyorlar fren, patinaj sesleri çıkararak, ellerindeki simidi sağa sola çevirmeye. Kaç tane kız çocuğu var bunu yapan?

Futbol, basketbol da oynayamayız onlar gibi. Tartışılmaz gerçekler bunlar, aynı ligde değiliz. En kötü kadın futbolcu, en kötü erkek futbolcudan daha iyi olabilir belki. Ama en iyi erkek futbolcunun, en iyi kadın futbolcudan daha kötü olma ihtimali yok, nokta!

“Ama o futbol, başka şeyler konuşalım!”
Öyle yapıyoruz zaten genelde, işimize gelmeyeni geçiyoruz.

İstisna ve kaidelerden bahseden sözün geçerliliği saklı kalmak kaydıyla, diyorum ki; erkek kadından daha güçlüdür, sabırlıdır, mantıklıdır.

İyi bir gözlemcidir aynı zamanda. İzler, değerlendirir, çıkarımlar yapar. Elde ettiği verileri de, ihtiyaç duydukça, içinde bulunduğu duruma adapte eder ve kullanır.

Kadın istediğini almak için yırtınırken –ne olduğu önemli değil- erkek sessizce izler. Neler istendiğine, elde edebilmek için neler denendiğine bakar. Pratikte mümkün olmayanları eleyip, uygulanabilir olanları hafızaya alır. Birçok şey öğrenir kadından, teori kalabalığıyla boğuşmadan hem de.

Tek problem, kadından öğrenir bütün bunları. Dolayısıyla, kadınsı yollara sapar sık sık, tecrübe etmeyip hazıra konduğu için. Zamanla, ister istemez değişir halleri, düşünceleri. Kendi doğrularını bulamaz bıraktığı yerde, “idare eder” der, kadınınkileri benimser.

Kadın memnun:
“Sonunda bana yaklaştı!”

Yaklaştı yaklaşmasına da, kadınlaştı erkek.. Ve tuttu en can alıcı silahını doğrulttu karşı cinse, “hayır” demeye başladı yatakta. Bütün dengeler değişti.

Geceyi garantilemek için gün boyu yalakalık yapan adam gitti, başına çatkı çatmış, kaçacak delik arayanı geldi yerine.

“İstemiyorum” diyor artık erkek. Son dakikaya da bırakmıyor işini beşikten gol yememek için, olur olmaz her ortamda espri konusu yapıp, şakayla karışık mesajlar veriyor.

“Bugün de mi sevişeceğiz?”
“Yok valla bugün yapamam, başım ağrıyor!”
“İnsan karısına öyle şey yapar mı hiç?”

Gelen gideni gerçekten aratıyor bu defa.

- Tavuktandır!
- Yok yok, hormonlu çilek!


2 yorum: