2 Nisan 2012 Pazartesi

Tipten Kaybedenler



“Hiçbir kız benimle öylesine takılmaz, illa ciddiye binecek olay!”

Yesinler seni! O havalar ne öyle? Olsa olsa senin salaklığındandır, annenin dediği gibi, bulunmaz Hint kumaşı olmandan değil!

Erkek var, erkek var, demek ki sen onlardansın!
Siz aranızda eğlenilecek kadın, evlenilecek kadın diye ayırırken iyiydi!

Ne o? Hiç duymadın mı yoksa, alınacak erkek, verilecek erkek? Duymazsın tabii, aramızda konuşuruz biz bunları, sağda solda, erkekli ortamlarda anlatıp, kimseyi uyandırmayız. Hep dert edilenler, hep terk edenler konuşulur sanıyorsun değil mi? Hayır canım, böyle şeyler de konuşulur, el ayak ayrı oynar, turnikeler, rebound’lar…

Kadın önce eğlenir, sonra evlenir. Eğlenilecek kadın, evlenme çağında olmayan kadındır. Yaşından başından bahsetmiyorum, ruhu müsait değildir. Öyle bir stres bindirir ki insanın üzerine evlilik, öncesinde ve sonrasında –evet, sonrasında da, bitebiliyor ne de olsa- sair konularla ilgili tüm sıkıntıların atılması şarttır.

Kadınlar için ama… Erkekler, sıkıntılarını evlilik süresince de atmaya meyillidir. Adınız çıkmış bu yüzden! Halbuki en eli öpülesi aldatan kadındır! Eğlenilecek kadından, evlenilecek kadına dönüşen kadın! Aramızdan bazılarının “Senin evlenilecek dediğinle de, başkaları eğlendi zamanında!” şeklindeki yersiz açıklamaları da olmasa!

Durulma dönemindeki kadın sütten çıkmış ak kaşıktır. Öyle bir satar ki kendini suçluluk duymadan, öyle bir kandırır ki sizi! Ama zamanlamayı iyi yapar, sizden önce yaptıklarını, sizden önceye bırakır.

Biraz eksik anlatır, gerekirse yalan söyler… Çok sıkışırsa inkar eder, olur da, bir yerden bir şey duyar, üstüne giderseniz!
Aldatmak budur işte, sizin sandığınız gibi, bir şeyle, kırk kişiye yetmek değil!

Özetle, ne halt yiyecekse yer kadın, huzura hazır olana kadar, sonra evlenir. Boşanırsa bir daha yer, belki bir daha evlenir… Kısa kısa turlar atar, bir eğlenilen olur, bir evlenilen. Ne demişler? Delikli taş yerde kalmaz! Sizinse ruhunuz duymaz!

Ama erkekler, tipten kaybeder çoğu zaman. Kadın, yedi cihanı dolaşır, birini görür, durulmaya karar verir. O biri de burada sensin belli ki! Bebek yüzlü müsün, gülünce gözlerinin içi mi gülüyor nedir, onu sen bulacaksın artık, tanımıyorum çünkü seni, kimsin, nesin hiçbir fikrim yok. Sesin mi sevecen, sözlerin mi inandırıcı bilemem! Kaldı ki öyle sevgi dolu, ya da güvenilir bir kişilik olman gerekmiyor. İtin önde gideni de olsan, iyi herif olarak anıldıysan bir kere, hiç uğraşma, çıkış yok! Karşına çıkan kadınlar, seni asla bir gecelik eğlence olarak görmezler.

Yazık, üzüldüm şimdi bak! Özgürlüğünün tadını çıkaramadan evleneceksin! Hem de en yakın arkadaşının “Abi bak bu kız süper, ne numaralar var bir görsen! Benim işim bitti, dur sana ayarlayayım!” dediği kızla. Onunla değilse de, aynı model bir başkasıyla!

Şans işte, o damgayı yemeseydin iyiydi!


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder